Manisa Mutlu Son Masaj Esra Hanım

Manisa Mutlu Son

Manisa Mutlu Son Mine ile telefonla mevzuştuktan ve kavgadan derhal sonrasında birazcık ilaç alıp yatmıştı. Az önce de ilaçların tesiri azalıp uykudan kalkmıştı. Son zamanlarda bu daha sık başına geliyordu ve bu şekilde zamanlarda yanında Mine yoksa yaptığı yegâne iki şeyden birini yapmıştı Fuat. Ya bir kadeh içki içmek yahut kendine zevk vererek uyuşturmak, rahatlatmak. İçki içmemişti bu gece. Her ne kadar kendine itiraf etmese de kafası çok karışık, gergin ve özlem içindeydi.

Önce kendi arşivindeki videolara baksa da hiç biri içinde o aradığı şehveti uyandırmadı. Aradığı, istediği şey sonsuz bir şehvetti. Bu sarı saçlı, esmer, kumral, zenci, Japon aslabir kadını istemedi o an ama bir kadını istemek istiyordu. Kafası dağılsın diye başka biroldukça hanım bedenine, inlemelerine, organlarına baktı fakat hiç biri onda istediği kıvılcımı uyandırmamıştı. Beni bırakıp iyi mi gider, diye hayıflanmıştı kendi kendine. Kütüphanenin dolabına sakladığı bir belleği çıkanp, bilgisayara taktı. Hızla yirmi sekizinci dakikaya gelmişti. Bir tülün gerisinde bir hanım ve bir erkek bedeni vardı videoda.

Manisa Mutlu Son

Manisa Mutlu Son Yerden, kenardan ışık alıyordu ve gölgeleri duvara bir gölge tiyatrosu benzer biçimde vuruyordu. Beyaz çarşaflar üzerinde birbirine kenetlenmiş yatan hanım ve adamın bedeni ve hareketleri ritmik şekilde birbirlerine eşlik ediyordu. Adam hanımın üzerindeydi, biçimli sütun gibi bacaklar adamın beline dolanmıştı. Bir yandan adam küçük hareketlerle kadının içinde gidip gelirken bir taraftan da kadının bacaklarının kıvrımlarına dokunuyordu. Hanım ise tüm şefkati ve anaçlığıyla erkeğin kollarını, omuzlannı okşuyor, arada tırnaklarını adamın terden hafif ıslanmış parlak tenine hafifçe batırarak şehvetini gösteriyordu.

Altta çok tatlı inliyordu. Erkek kadını öptükten sonra sordu: “ilk kaç yaşlarında, iyi mi ve kiminle birlikte oldun? Âşık miydin ona?” Soran birey Fuat’tı. Kadın, “Ne şekil bir soru bu? Hele şimdi sen içimdeyken, ben şu an sadece seni düşünüyorum, aşkım,” diye cevap verdi. Mine’nin sesi kısık ve kesik kesikti. “Bilmek isterim. Ben senin içindeyken gerçek dışı söyleyemezsin.” “İlk on altı yaşındaydım fakat o vakit tam beraber olmadım. Öpüşür, sevişirken, beni zorladı, canım acıdı ve firar ettim. Yarım bir şeyler yaşadım, hafifçe kanadım ama tam içime almadım. Sonrasında on sekiz yaşımda beraber oldum biriyle.”